Bir zamanlar ağladığın omuzlar�
Soğumuyorsa kalbine akan kaynar sular�
Tanıyamıyorsa artık gözlerin
Aynadaki şu sessiz ve yorgun adamı�
Kurumuyorsa yanağından akan tuzlu sular�
Nefes alamıyorsan� Açıklayamıyorsan�
Tutunamıyors� Kanatlanamıyorsan�
Ve artık başaramıyorsan�
Olsun� Olsun varsın�
Şimdi uyu.. Biraz uyu�
Kurşuna dizilmiş yalnızlığın yanına uzan
Ve biraz uyu�.
Durduramıyorsan artık adımlarını
Hep aynı ıslak kaldırımlarda�
Sayamıyorsa parmakların geçen yılları�
Unutuyorsa artık ellerin
Eskiden tuttuğu elleri�
Kayboluyorsa aklından tek tek isimleri�
Nefes alamıyorsan� Açıklayamıyorsan�
Tutunamıyor� Kanatlanamıyorsan�
Ve artık başaramıyorsan�
Olsun� Olsun varsın�
Şimdi uyu.. Biraz uyu�
Kurşuna dizilmiş yalnızlığın yanına uzan
Ve biraz uyu�.
(Cem Adrian)
Sadece çocukken uyanıksındır bunu bil.
Her şeyin farkındasındır, her sese dönüp bakarsın.
Büyümek; uyumak ve unutmak gibidir.. Ve büyüklerin dediği gibi: uyuman gerekli büyümen için... Sağır ediyorsa sessizlik ve kör ediyorsa aydınlık, sadece sana görünen ve kimseleri inandıramadığın bir hayalet gibi yanı başında oturuyorsa yalnızlık, bu gece.. Hep aynı saatte kapını çalan bir düşman gibi bekliyorsa seni ve canına kastedecek bir kılıç gibi sallanıyorsa tepende, unutabilmek için, hepsini biraz uyu...