aklımdan hiç çıkmayan bi cümle var yorgunum
ellerimde serüven ve birazda mutsuzum
devran döner alem güler bense yine durgunum
gözden ırak güller açar bense yine solgunum
eski bi dostan duydum yarın senin düğününmüş
kına gecen bugünmüş ve eline kına yakılmış
sana beyaz gelinlik biliyorum çokta yakışmış
tek dileğim mutlu ol ölüm günüm yarınmış
son raddeye vardım bugün sorgu meleği geldi işte
bir çocuğun olursa adı şahe olsun yani ben olsun
yüreği sevgi dolsun hüsran nedir bilmesin ve
benim gibi ölmesin.
söylemiştim son radde ruhum bedeni terkediyor
başkasının oldunya buda beni kahrediyor
ölüm gelir aniden sorgu meleği soruyor
kalbim ise ağlıyor ve dilim durmuş dönmüyor
kendimi gördüm rüyada belkide yanılşımış
kendimi gördüm aynada belkide yaşlanmışım
sorgulandım rüyada belkide ağlamışım
son raddeye geldim belkide konuşmuşum
yol üstünde öpüşür, bir seher vakti kuşlar
aynı kollere veda eder, maziden kalma anılar
bir dilek tuttum bugün, hep, mutlu ol diye
ömür dediğin nedirki, gelip geçen düşünce
gökten iner sabahıma eylülün yağmurları
gönül kapım yarına küser kapatır kapıları
sonu geliyor galiba yazdığım bu günlüğün
günyüzüne elveda yarın benim ölüm günüm
sanma sana duyduğum sevgi birgün azalır
gönlümdeki yerini sanma başkası alır
sensiz geçen her saat her saniye ziyandır
bir notam var hayatımda oda bana hatıra
amacı belli anıların biraz neşe biraz hüzün
neşe gelir 1 saat hüzün gelir 1 ömür
közlenen bi odun gibi sönmeyen bi kömür gibi
leş kokan bi geçmişim var sanki bitmemiş gibi