Mükerrem eyledi Ademi Suphan
Esma-yı husnayı bildirdi asan
Mekr ile buğdayı yedirdi Şeytan
Tac ü hülle gider ten uryan olur
Cennetten çıktılar Adem ü Havva
Cihan sarayında koptu vaveyla
Anlardan züriyet oldu hep peyda
Züriyet görünce iş figan olur
Bir katra menidir sulb-ü pederde
Kırk günde göbekdar rehm-i maderde
Altmış günde vücut bulur hayterde
Habterde hayatı cavidan olur
Arka göğüs gerdan dil ağız dudak
Bir dane yüz yanak olmada duşak
İki kaş ile baş hem iki kulak
Memeler sinede bir nişan olur
Akıl fikir ermez sırr-ı Suphan'a
Kısmetin ne ise gelir cihana
Dokuz ay on günde doğurur ana
Cihanı görünce iş figan olur
Ebe yur ardırı sararlar masum
Göbeği kesilir düzlenir mahdum
Dayalar elinde ahvali malum
Elden ele geçer alişan olur
Beşikte sallanır bir esrük aslan
Ne adı bellidir ne misli ayan
Altı ayda söyler lisanı süt nan
Bir yaşına girer hod lisan olur
Bir buçuk yaşında sürünür gezer
İkisinde sütten kesilir bezer
Üç yaşında şirin kelamın düzer
Dört yaşında merd-i yezdan olur
Beş yaşında olur bülbül misali
Altısında olur tıfl-ı sultani
Yedisinde olur mektep mekanı
Sekizinde sünnet ve iskan olur
Dokuzunda durmaz okur Kuran'ı
On yaşında anlar yahşı yamanı
Onbirinde yazar nüsha divanı
Onikide hilal kaş keman olur
On üçünde eyler hoş musahabet
On dördünde eder tenhaca sohbet
On beşinde eder hublarla ülfet
On altı yaşında nevcivan olur
On yedi yaşında düşer sevdaya
On sekizde uğrar kuru kavgaya
On dokuzda sunar destin sahbaya
Yirmisinde merd-i sühandan olur
Yirmibeş yaşında olur bir dayı
Otuzunda saymaz adlı ankayı
Otuz beş yaşında yıldırır bayı
Kırk yaşında merd-i merdan olur
Kırk yaşında yiğit erer kemale
Ellisinde döner Rüstem-i Zal'e
Elli beş yaşında bir başka hale
Altmışında aklı perişan olur
Altmış beş yaşında ak pak sakalı
Yetmişinde düşer ölüm hayali
Yetmiş beş yaşında kalmaz mecali
Sekseninde pir-i natüvan olur
Seksen beş yaşında aziz-i cihan
Doksanında hata çıkmaz lisandan
Doksan beş yaşında kalır nam üşan
Yüz yaşında ağlar haüman olur
Cümlemize kerem ede girdigar
Yüz beşinde cürmün anıp eder zar
Yüz onunda olur ölümü naçar
Yüz on beş yaşında teslim can olur
Kimse bilmez hiç kimsenin amelin
Öksüz bırakır da gider eşmelin
Gelir komşuları diker kefenin
Koyarlar tabuta yol revan olur
İşit ben ölmüşüm kınalar yakın
Aşık lisanına dikkatle bakın
Dü cihana gafil aldanma sakın
Mülkü bu dünyanın hep yalan olur
Kurban hayvanının dalı bulunmaz
Gurbette ölenin şalı bulunmaz
Seyrani'nin başka malı bulunmaz
İki divan koşma bir destan olur