Sene bin üç yüz altmış bir tamam
Gövel ördek gibi yüzmeli gelin
Senin bana yar olduğun bileyim
Ala gözlerini süzmeli gelin
Çağlayıp akıyor şu çayın özü
Hiç aklımdan gitmiyor şu kızın sözü
İn ey damdan Afşar'ın kızı
Yolcu yolundan eğlenir mi hiç
Giyinmiş libasın gelin naz inin
(Geyinmiş libasın gelin nazınan olmalı)
Methini vereyim cura sazınan
Yörük Kırat'ınan yavru bazınan
Binip sağlığında gezmeli gelin
Giymiş libasını salınıp gelir
Doğan aylar gibi dolunup gelir
Koynunda memesi terleyip gelir
Göğsüne maşallah yazmalı gelin
Ne kadar methetsem ben senin methin
Kimya toprağında yoktur kıymetin
Ne olur şu yiğide versen himmetin
Giyinip sallanıp gezmeli gelin
Giymiş libasını da yilkinip gelir
Suna geyik gibi silkinip gelir
Belikler dalına dökülür gelir
İnce bel üstüne sal ala gözlüm
Güzel keklik gibi her kafeste yatarsın
Seher vakti bülbül gibi ötersin
Yare kirpiklerin keman atarsın
Onun yarasından ölmeli gelin
Afşar'a biçerler ala sonyadan
Murat alır güzel seven dünyadan
Kayseri'den Karaman'dan Konya'dan
Çok aradım hiç birisi sevdiğime benzemez