Durgun yürekler, geçimsiz korkularla
Eskiyor, tükeniyor ve yitip gidiyoruz
Eğrilip bükülen yaşamın gerçek aynasında
Farketmeden hızıyla zamansızlığın
Bilmeden ''tamamdır'' dediğimiz çok şeyle
Birlikte sönüyor, belki de kalıyoruz
Sırtından bakan resimde
Sözleri dillerinden öncelikli ışıkların
Görmüyor, sormuyoruz... karanlığı, uzağı
Takıntısız; ne güzel azalıp eriyoruz
Ağır soluklar, öksüz adımlarla
Siniyor, ürküyor ve dargın göçüyoruz
Kırılıp dökülen bedenin eksik parçasında
Sıkılmadan.... sesiyle, tarafsızlığın
Bilmeden ''tamamdır'' dediğimiz çok şeyle
Birlikte sönüyor, belki de kalıyoruz
Sırtından dönen resimde
Geçmişi tellerinden koparılmış dünyaların
Görmüyor, duyrmuyoruz... karanlığı, uzağı
Takıntısız; ne güzel yok olup susuyoruz