Ey nazlı yavrum, unutmam seni,
Aylar, günler değil, geçse de yıllar!
Yaktı, mahv eyledi, ayrılık beni,
Çıkar mı gönülden, o tatlı diller?
Kıyamaz iken hiç, öpmeğe tenin,
Şimdi ne hâldedir, nazik bedenin?
Andıkça her zaman, gonca dihenin,
Yansın âhım ile, kül olsun güller!
Tegayyürler gelip, güzel cismine,
Döküldü mü, siyah kaşlar yüzüne?
Sırma saçlar, dağıldı mı üstüne,
Sarardı mı, kokladığım sünbüller?
Temiz ruhun, Cennetine uçtu mu?
Gül yanağın, tatlı yüzün soldu mu?
Çürüyüp de, şimdi toprak oldu mu,
Öpüp kokladığım, o pamuk eller?