Şimdi dipsiz göle düştün
Yüzebilir misin gönül
Garip gurbet ele düştün
Gezebilir misin gönül
Çekerim azgın yarayı
Durduğum coşkun dereyi
Sevdiğinden sen arayı
Bozabilir misin gönül
Hür yaşasın ona değme
Fesatların sözü duyma
Yar göğsünde ilik düğme
Çözebilir misin gönül
Çektiğin güzel yosmadan
Bolca rüzgarlar esmeden
Bestekar ayak basmadan
Tozabilir misin gönül
Этот текст прочитали 140 раз.