Ağaçkakan - Merhumun Çalıntı Gölgesi Тексты

Üç parmaklı eldiven ve ikisi yandı katalitik
Önünde bağdaş kurup sırra kadem basan kumandayı kıyafeti yanımdan kurtaran akut
Görmezden gelir beni üstüm mandalin kabuk
Bileklerime kan biriktiren casio'dan durum raporu geciktin oysa ben kapı kolundan bir işaret beklemiştim koli bantlarıyla mühendis
İnsanı bezdirir bir akşamüstü gazetelerde havadis öyle sanma hem hayat bu belli
Olmaz ben bu restoranda karşılaştım
Bahşiş yerine onla merhumun yüzü biraz ankara
Gündüzüydü dokuz beş nizami tiyatro elbette
Zorla ben bu şehre en vefasız oldum
Rast gelince eski dosların hep
Adını sordum bileklerime kan biriktiren
Casio'dan durum raporu geciktin
Bir dakka sonrasında unutmuştum öfkeliydim
Nakarat x2
Çınar dibinde süslenen mezarda
Kalabalık
Bir bitse rahat etsem sürem
Yoktu merhabalık
Kah sol omzumda kah bir
Ahbabın çakmak cebinde dörde
Katlanmış para
--kayra--
Neden bıçak konulur ölülerin de
Karnına
Öyle pireli yorganım ki yaksalar
Da kızmam
Gömleğim de kravatım da
Dakika başı sayıklar
Bazı akşam elbet ölürken de
Konuşur insan
Yüzümde beş belalı gölgelerle
Sızmak
Üstelik de bunu yaparken rüya
Kanatmak
Demek bi akşam kim demiş ki
On yaz önce
Karşılaştık tüm çalıntı gölgelerde
Bu laflar hep terane sırf
Lakırtıdır beyim
Asıl birşey diyeyim ki uykularda
Gelmeyin
Oysa bomboş evlerin
Salonlarında
Muşamba örtülerle kaplı kirli
Sofralarda
Geldiler paketler elde bıçaklar
Karında
Korkağım bundan isterim ki
Gelmesin gece
Çıkmasın şu bardak ortaya
Çünkü
Merhumun çalıntı gölgesi bu
Evde hala
Nakarat x2
Çınar dibinde süslenen mezarda
Kalabalık
Bir bitse rahat etsem sürem
Yoktu merhabalık
Kah sol omzumda kah bir
Ahbabın çakmak cebinde dörde
Katlanmış para
--type wheel--
Pek düşündüm korkulardan
Uzak bir yer var mı
Kangrenli ventriküllerin tam
Ortasında
Öyle görünmezdim orada öyle
Tam takır
Güz yağdı kirpiklerime eylülün
Tam ortasında
Vurdum kafayı yattım saat bir
Değilken
Gördüklerim rüyamın tam tabiri
Değilken
Bilmiyorum niçin yaptığımı
Durduk yere
Neden kurtardım bu kenti ben
Fatihi değilken
Neyse ne bir çirkin aynadan bir
Fayda yok sana
Dışarıdan bakan adam bakar bir
Bok sanır
Aklım kabul etmeyip tüm
Tahliliyle yok sayar
Ben istisnayım kör talihiyle
Noksana
Çünkü ten rengim eflatun kum
Tanesi
Cehennemin sınır kapısından
Cennete düşüyorum
Kuzey kutbu mevsimini sürme
Yaptığın şu gözlerinle
Öyle bakma aynaya üşüyorum
Nakarat x2
Çınar dibinde süslenen mezarda
Kalabalık
Bir bitse rahat etsem sürem
Yoktu merhabalık
Kah sol omzumda kah bir
Ahbabın çakmak cebinde dörde
Katlanmış para
Этот текст прочитали 769 раз.