Sonnur:
Elvedayla süslenmiş bir yarının dünündeyim
Kimbilir belki doğmamış melekler rolundeyim..
Keşkelerle dolu sonbaharın demindeyim
Bilinmez yolların özleminde tam önündeyim
Mesth:
Şimdilerde özlemimde yaşattığım bir kalem var
Kadere ağlayan bir de beyaz kağıt..
Yaşanılan bu yaşlılıkta gizli dramatik ağıt ve
Kelimelerse yargılanan hüzünlü bir sanık..
Karanlık ortasında yazdığım iki kelimem kabus oldu
Aydınlık menzilimde mutluluk doğdu
Bir çift sözle aranılan huzur vardı
Kör bi gözle kayboldu lakin o göz yaşla doldu..
1930 köylü halkın efendisi,
+76 2000+6 köylü al ananı kaybol yıkıl karşımdan lan!..
ömrümün yıkık sokaklarında bulduğumdur şimdi her kelam
bu sefer dönüşü aldığımdır bir kılıç
bin kılıç yetmez cesareti yenmeye
para değmez ihaneti yermeye
mezara kimse gelmez gömmeye
lakin emanettir beden gölgeye..
Nakararat _ 2 ( Sonnur )
Cevap:
Şarkılara vurdum kendimi durgun sularda yorgun bekçi
Elvedalar hatıralar yol yapar kalbimin en ücra köşelerinde kurutulur çiçekler
Kaybolur yolu bulursa son hedefte zor hedefse seçtiğin çalışmak gerekir en nihayetinde
Gereken tek şey özveriydi, gözleriydi kendimden geçirten
Gözyaşlarım sel olursa boğulup giderim bende..
Boşver ikimizin olsun her bi saniye
Gerek yok ki başka kimseye
Dinmeyen sevgim aksine
Çoğalır her günümde
Uzun yollar var önümde
Duygularım senin yönünde
Ezgilerle bağdaşır tüm ruh halim
Bugün de bitti sağ salim
Yarın çıkar mı belli değil..
Kaderin yönündeyim,
Hayatımın En zor rolündeyim
Ama unutma bu bir oyun değil ...