Bu gecede yokluğunda seni kağıtlara anlatıyorum.Mürekkebim gözyaslarınla sevisiyor sayende.
Saatlerce günlerce odamdaki dört duvara anlattım seni.Onlar sustular ben anlattım.Dil olsada konussalar yokluğunda neler çektiğini anlatsalar.Eminim sende bir saniye düsünmez gelirdin.Gelirdinde ben affedermiydim acaba ? Sen en iyisi gelme gelipte hayatımı ikinci sefer mahvetme.Dilim dönme desede .Kalbim hergün yolunu gözler.Kimseye anlatamıyorum seni boğazlarım yırtılırcasına susuyorum artık.İyi bak sensizde büyürüm ben.Vazgeçilmez değilsin sen şu mürekkebim kağıtlara ne kadar damlatabilir seni.Sana söylemeyip yuttuğum sözler simdi içimi kanatır.Mesela gittiğin gün kal diyemedim diyemedim ki demeyi istedim.O an gözlerim kan çanağına dönüp boğazımın düğümlenmesi şimdi içimi kanatır.Sana sölediklerimden çok söylemeyip içime attığım her cümle için ayrı ölüyorum.Ağır geliyorum kendi kendime.Odamdaki saatin tiktakları onsuz zaman akıp geçiyor.Kalk git onun yanına der gibi.Simdi diyorum sana iyi dinle beni
Ama gitme sus ve dinle.
Ama gitme bağır çağır söv Ama gitme .
Karsımda saatlerce otur konusma bile Ama gitme.
ßu sefer gitme beni sensizliğin dipsiz kuyusuna itme .
Ama gitme daha saat daha Hosçakalı göstermedi .
Gitme .