Kısık bi göz kapağına fazla yük tanıklık.
Altı üstü insan olamamakla bütün gün meşgulum,aksi
Yazık ki şafağa kadar ciğerlerine yapıştım.
Bu kavga bi alev alamamakla can veriyor sanki,
Ateş var mı?
Sadece sigaram için.
Samimi bi kaç mimik takındım.
Karışmak için akıntı, bi hayli tadımı kaçırdı.
Düşünmedim kaçıncı sokak, niyeyse güven verdi akıp giden asfalt!
Sandığım anımsadığım hazır bu cadde inatla uzanmaz mı ışığı yanan evlere?
Bi perdeden ve insan izli kapı eşiklerinden öyle esti geçti, suretim dediğim o aksak hergele. Yörüngemle eş zamanlı çemberin, ne merkezine inandım ne es kaza teğetlere.
Tanıktı gözlerim bu koca bi yer küreye ağır geldi yağmur,
Hızla kapanan ''flarşörü'' ve pencere.
Kısık bi göz kapağına fazla yük tanıklık.
Altı üstü insan olamamaya bütün gün mecburum.
Aynı akşam üstü serüvenim bi deste adımlık,
Asfaltta razı gitmekte zorunda olmasam kalırdım, artık bi daha ki sefere.
Sırf vakit geçsin diye yaktığım bi sigaranın külleri küllere yakıştı,
İçimde zaten sakin olan şeyleri yatıştı.
Duymadım ki kıyamet kızılca kopar alıştı.
Lokantanın camekanında somurtkan giydiğim boşluk daha moda ve sanki her şey yolunda.
Islıkla eşlik ettim rüzgara nakarat boyunca.
Sıkıldım artık bişeyler olmak zorun da.
Saat düne ramak kala, yağmur grinin en berbat tonunda yağar!
İçimden bi ses diyor ki; sesin içeri gelmiyor daha
Uğrarım bozguna yolum düşerse muhakkak ne denir?
Hoşçakal lan!