Do you know who your enemys are?
Siz,düşmanlarınız kimdi biliyor musunuz?
One day they only reap what they sow.
Bir gün ekledikleri şeyleri sadece kazanırlar.
So wake up, let me hear you, let me feel you, let's go!
Öyleyse uyanın, sizi duymama izin verin, hissettirmeme izin ver, gidelim!
hey! woo! hey... for... hey...
[Verse 1:]
You lie, you cheat, you steal, you try to tell me how I feel
Yalan söylüyorsun, cheat, çalıyorsun, bana nasıl hissettiğimi söylemeye çalışıyorsun.
I yell and scream and tell you things that you don't want to hear.
Bağırıp çığlık atıp sana duymak istemediğin şeyleri söylüyorum.
You try and try to make me think that I can touch the sky
Beni gökyüzüne dokunabileceğimi düşündürmeye çalışmaya çalışıyorsun
(She likes to think I'm crazy.)
(Benim deli olduğumu düşünmeyi sever.)
[Chorus:]
YEA! I've got a message for you, listen to me yourself.
YEA! Senin için bir mesajım var, beni kendin dinle.
I've got a message for you, I HATE YOU!
Sana bir mesajım var, SENDEN NEFRET EDİYORUM!
HATE!
NEFRET!
[Verse 2:]
Brace yourself because we're gonna catch on. (Catch on.)
Tutunacağımız için kendinizi destekleyin. (Yakalamak.)
And when the levee breaks, there'll be no where to run (so long)
Ve ne zaman kınak koparsa, nereye gideceğim yok (çok uzun)
Instead of talking all that shit you talk, why don't you come talk it to me?
Konuştuğun boktan şeyleri konuşmak yerine neden bana gelip konuşmuyorsun?