Köroğlu yavaş yavaş yoruldu,
İhtiyar oldu çürüdü:
Başladı yakınmaya:
Felek aldı devranımı demimi
Ya ben kime gidem imdada bilmem
Aşkın deryasına saldı gemimi
Çalkanıp çıkmaya bir ada bilmem
Kement attım dala ben
Düştüm haldan hala ben
Çöp deşirdim yuva yaptım
Uçamadım bala ben
Ben feleği dost bilirdim
Bağladı kollarım benim
Eser iken esmez oldu
Serimde tellerim benim
Pünhanım çağırır hazır ve nazır
Yetiş imdadıma boz atlı hızır
Kefenim dikildi tabutum hazır
Kabirim kazıldı nerede bilmem
Dieser text wurde 1637 mal gelesen.