Kısas - Günaydın Anne Songtexte

Puslu bir geceden, günün ilk ışıklarına merhaba demek bir hayli kolaydır.
Yani kolay olan; çay içinde erimeye mahkum şekeri, hunharca karıştıran aile biriylerinin sesine uyanmaktır.
Geri kalanı acı verir zaten, çünkü; bir daha uyanmamak için uyumuşsundur.
Gerçi uyumakta zordur, defalarca yastığını çevirip en soğuk noktasını ararsın.
Sonra perdeni aralayıp, kalbin gibi boş sokakların karanlık yüzünü aydınlatan sokak lambasıyla selamlaşırsın.
Ve o lamba, güneş gibi cıvıltılı olmasa da ona mecbur kalırsın.
Yani hayallerini bir kenara bırakıp, yaşamaya devam etmek gibi.
Bunlar seni sorgulamaya teşvik eder, "Neden ben ?" dersin ve bir cevap veremezsin.
Bu noktada araya bir dal sigara girer, beş dakika rahatlarsın.
Sabah ki mide yanmasının nedeni budur ya zaten, bunu bilirsin ama vazgeçemezsin.
Bilirsin ki seni mutlu eden her şey hayatından çalmıştır bazı şeyleri.
Kimisi sağlığını, kimisi zamanını, kimsi de göz yaşlarını.
Ağlarsın umutsuzca, yatağın bir boşuk olur, düşersin bitmek bilmeyen bir uçurumdan aşağı.
Bir yardım eli beklersin, hiç gelmeyecek.
Ya da seni boğacak bir sevgi seli,
Oysa güzeldi sol omzunun boşluğuyla, bulutların arasından sırıtan ayı izlemek.
Ama acı verirdi mutlu insanların yanında rol yapıp, kalbinin kırıklarını gizlemek.
Yaşama sevincinide alır senden o lanet, ama lanet olduğu kadar da mecbur kaldığın hayat şartları.
Sen, yeryüzünün en kurak ikliminde bir çiğ tanesine mahkumken,
kıskanırsın yağmurlarda özgürce ıslanan insanları.
Ve ölümün kokusu hoş gelir uzaktan, oysa izmaritten burnuna sızan duman kadar acı vericidir.
Ölmeyi dilersin ciğerlerinde ki boşlukla.
Gökkuşağından bir rengi benimseyemediğin için siyah beyaz hayatına son vermek istersin.
Artık ölüm kalım meselesidir anlatmaya doyamadıkları aşk senin için.
Bir kaçış ararsın özgürlüğe, çünkü; korkarsın tekrar kaybetmekten, aşk tutsaklıktır zaten.
Bir bakarsın mutsuzluk arkadaşın olmuş, uykusuz geceler sırdaşın.
Duvarlarda yankılanır boğazında düğümlenen sözcükler, anlatamadığın için yakınırsın.
Ve bir çığlık, uyanırsın kabuslarından gözünü kamaştıran ışık demetleri, aydınlıktan başka bir şey ifade etmez senin için.
Evet, günün aydın olmuştur yatağından yalnız uyansanda.
Ne fark eder ki bu.
Sokak lambaları kadar değersiz kalır gün ışığının yanında duyguların.
Ve her gün yeni bir karanlığa merhabalarla yudumlarsın, özlemle karışık çayını.
Ve nefret edersin kendinden, uyku sarhoşluğundan kurtulup uyumak için uyandığını anlayınca.
Her gece katil olursun, yastığın mutluluk kokmayınca.
Günaydın anne.
Dieser text wurde 172 mal gelesen.