Verse 1:
Afitap gökyüzüm, en hırçın sarmaşığım
Zaaflar azaf sanıldığından karma karışığım
Yükümü taşımalıyım yarına ertelenmiş gözyaşım
Zamansız akıp dururken yanımda yoktu sırdaşım
Kara duman çöker ıssızlaşan gecenin ortasına
Sahte yeme kanan balıklar takılır kaderin oltasına
Zaman hüküm vermez, karışmaz bir voltasına
Ekmeğinden oldu çünkü zehir kattı çorbasına
Kaldır gözlerinden kepenkleri
Ölümün için gönderilmez dünyanın çelenkleri
Ruhu savunamazsın çıkart kurşun geçirmez yelekleri
Bu taarruz meydanında siper göğüs, miğfer bileklerin
Diz kapaklarında kan birikmiş düşüp kalktığından
Umutsuzca yola koyuldun DÜŞün bugün yattığından
Düşün, yakın düşünmekten aciz olduğundan
Düşün, kimler mutlu senin memnun olmadığınlan
Nakarat:
Makulü bu, maktulün emaresi
Tez vakitte çözülecekse sabret
Makbulü geç, mahsus esaret,
Çöken rehavete 7 düvel hasret
Mağlubu yok bu oyunun anla
Kaçıncı kez düştün bu hataya
At kendini dipsiz kuyuya,
Bulaşamaz hiç ıslak kuruya
Verse 2:
Bitmez ölüm provası, yeni başladı seansı
Ayırt etmek gerekir yalan-gerçek arası nüansı
Tapusu meçhul yoktur ödenmemiş kirası
Bu sahibinden satılık bir Amerikan Rüyası
Bende fasıl derdi konuşturur saatlerce
Notalarım tasarruf etmez yüksek vaatlerle gezintide
Zirve yoluna çıkan yokuşlarım kesintide
Rüzgarım 26 yıldır ters esintide
Hüzün net gözüktü, mutluluk önünde perde
Yosun tutan deniz paklık hasretinde
Kutlu yolda zafer için gerek çetin mücadele
Mutlu olman için sebep, kalmış sağlam iradene
Yani tırkanların törpülensin
Umutların bilensin sonuçta yol yordam bilensin
Öyle kahraman falan değilsin işte münzevisin anca
Uhrevi zamanda sen de dünyevisin anla
Nakarat:
Makulü bu, maktulün emaresi
Tez vakitte çözülecekse sabret
Makbulü geç, mahsus esaret,
Çöken rehavete 7 düvel hasret
Mağlubu yok bu oyunun anla
Kaçıncı kez düştün bu hataya
At kendini dipsiz kuyuya,
Bulaşamaz hiç ıslak kuruya