Ahmet Şükrü Esen - Eğil Dağlar Eğil Üstünden Aşam Songtexte

Eğil dağlar eğil üstünden aşam
Yeni de talim çıkmış nasıl alışam
Ölmeden bir dahi yara kavuşam
Ah n'eyleyim gine dağlar dumandır
Gitti yarim geleceği gümandır
Sarı çiçek ile donandı dağlar
Yeşil yaprak ile şen oldu bağlar
Ağam sen gideli didem kan ağlar
Ah n'eyleyim yarim ellere yar olmuş
Dünya bana zından olmuş dar olmuş
Altın tas içinde kınam ezildi
Gümüş tarak ile zülfüm düzüldü
Ağam sen gideli didem bozuldu
Anam kirmenini almış eline
Dönsün baksın yavrusunun haline
Kendin ettim kendim buldum kime ne
Ağlayalım ana yazım bu imiş
Divitte kalemde görgüm çok imiş
Ak suvadan evimizin yapısı
Kitli kaldı odamızın kapısı
Böyle m'olur el oğlunun hepisi
Ah n'eyleyim ellere yar olmuş
Dünya bana dört köşeli han olmuş
Varın bakın demir kapı sürgülü
Siyah saçlar sırma ile örgülü
O kız bana küçücükten vergili
Kalmadı sabrım buna can mı dayanır
Seher vaktı yar uykudan uyanır
Varın bakın ceviz altı döşeli
Yanım belim ilaç dolu şişeli
Alt'ay oldu ben bu derde düşeli
Ah n'eyleyim aramızda dağlar var
Seni orda beni burda eğler var
Yağmur yağar sular akıp coşma mı
Evimizden çift güvercin uçma mı
Ehl'islamdan bir kız bana düşme mi
Ah n'eyleyim gine dağlar dumandır
Gitti yarim geleceği gümandır
Çık yukarı bağlasınlar başını
Kim ağlatmış sil gözünün yaşını
Gavuroğlu yazıda mı buldun eşini
Ah n'eyleyim yarim bana yar değil
Küstün ise barışalım ar değil
Aman ben de kız değilem gelinem
El yanında boynum buruk zelilem
Dedi soysuz altı aya gelirem
Aylar geldi yıllar geldi yar gelmez
Ben ne bilem elim ermez göz görmez
Ana beni kaldırmışsın atmışsın
Gökyüzünde durnalara katmışsın
Kadrim bilmez bir soysuza satmışsın
Değeri geçmiş imanı kaçmış dinsiz yar
Ben ağlarım kendi güler soysuz yar
Ağam çizme giyer koncu dizinde
Al yazma bağlanır şavkı yüzünde
Ahdım kalsın şu deyyusun kızında
Ah ben ağlamayım kimler ağlasın
Şu benim gönlümü kimler eğlesin
Mürekkep kabını duvara astım
Yazdım mektup aldım bağrıma bastım
Şu yalan dünyadan umudum kestim
Ya sen gel buraya ya ben varayım
Elmas kadehleri ben doldurayım
Gece demez gündüz demez kor kaçar
Beşik arasında günlerim geçer
Buna yanık sevda derler tez geçer
Ah ben ağlamayım kimler ağlasın
Şu benim gönlümü kimler eğlesin
Ağam budur senden benim dileğim
Dert üstüne dert bağlıyor yüreğim
Nerde kaldı ala gözlü meleğim
Ah ben ağlamayım kimler ağlasın
Şu benim gönlümü kimler eğlesin
Ağam sen gideli dışa çıkmadım
Darayı zülfümü fese sakladım
Mor mintanlı yiğitlere bakmadım
Tez gel ağama (okunmuyor)
(Bu kısımdaki kelimeler okunmuyor)
Geceleri uyku girmez gözüme
Yastık tiken olmuş batar yüzüme
Uyma dedim uydun eller sözüne
N'edeyim dünyayı dünya malını
Gönül arzuluyor eski yarini
Yüce dağ başında nevruzum susuz
İnanın cahilim duramam yarsiz
Hem anasız hem babasız hem yarsiz
Ellerin köyünde yurtsuz yuvasız
Haydi gidek senin ile bahçeye
Derdimi çıkıladım koydum bahçaya
Şimdi rağbet güzel ile akçaya
N'eyleyim dünyayı dünya malını
Gönül arzuluyor eski yarini
Ağamın giydiği ketenden gömlek
Dünyada yoğimiş öksüze gülmek
Bize yaramadı gurbet beklemek
Bir dahi güvenmem yarim var deyi
Gelirse yollamam hasret zor deyi
Ağam İstanbul'u mesken mi tuttun
Gördün güzelleri beni unuttun
Sılaya dönmemeye yemin mi ettin
Gayrı dayanacak halim kalmadı
Mektuba yazacak sözüm kalmadı
Ağamın döktürdüğü burma kuşağı
Kime koyup gidiyon oğlan uşağı
Gurbet ele kaba serdin döşeği

N'eyleyim dünyayı dünya malını
Gönül arzuluyor eski yarini
İstanbul'un türlü çeşit boyası
Yüzüme bakmadın karnım doyası
Kör olup da Allahımdan bulası
N'eyleyim dünyayı dünya malını
Gönül arzuluyor eski yarini
Posta yollarını dolanıyorum
Yitirdim yarimi aranıyorum
Ağam sağlığına güveniyorum
Sağ olanlar gelir bir gün evine
Yakışmaz gurbetlik taze geline
Bu yıl ayva çoktur dallar götürmez
Dağlar tiken olmuş kervan oturmaz
Benim bağrım yufka sitem götürmez
Ben garibim yar yüzüme bak benim
Söyündürme çıralarım yak benim
İğde çiçek açtı yaz gelir m'ola
Gönül bu sevdadan vaz gelir m'ola
Şaşırıp da soysuzlara düşürme
Gelir m'ola dal fesini eğerek
Gelir m'ola bıyıkların burarak
Kuyunun başında kalayl'aşırma
Kadir Mevlam düşmanımı şaşırma
Şaşırıp da soysuzlara düşürme
Ben garibim yar yüzüme bak benim
Söyündürme çıralarım yak benim
Ocağını çatmış taşını koymuş
O yar ben'unutmuş eşini bulmuş
Doluya borana başını koymuş
Bilmiyon mu benim sana yandığım
Ellerim koynumda mahzun kaldığım
Kuyunun başına gelmesin eller
Bugün meraklıyım açılman güller
Gurbetten yarimi geliyor derler
Gelir m'ola dal fesini eğerek
Gelir m'ola bıyıkların burarak
Yine yeşillenmiş Kerme Bağları
Bakarım erimez dağların karı
Bergüzar yolluyor ellerin yari
Saçlarım boynuma düzer ağlarım
Ellerin yanında güler oynarım
Verdiğin yazmayı ateşe attım
Kül ettim benzimi yoluna baktım
Ya senin tecellin ya benim bahtım
N'ideyim dünyayı dünya malını
Gönül arzuluyor eski yarini
Ağam sen gideli yedi yıl oldu
Diktiğin dikmeler meyveye geldi
Seninle gidenler sılacı oldu
Tez gel ağam tez gel olma muhannet
Gurbeti icat eden görmesin cennet
Ellerin mektubu gelir okunur
Şu benim gönlüme hançer sokulur
Bir ah çeksem karlı dağlar yıkılır
Arı gibi geçinirdim sır ilen
Geçti gelin ömrüm ah u zar ilen
Bir dahi kavuşsam nazlı yar ilen
Aramızda dağlar var
Ah n'eyleyim seni orda eğler var
***
Hasan Usta Ağzından (XXII 58)
Sarı çiçek mor menefşe zamanı
Hiç durmayıp ağlamanın zamanı
(Bu kısımdaki kelimeler okunmuyor)
Atım yanaşmıyor binek taşına
Kolum ulaşmıyor eğer kaşına
Daha neler gelir benim başıma
Ben n'eyleyim aramızda dağlar var
Küsme yarim barışalım eller var
***
Bülbülü suvardım altın tasılan
Çok günler geçirdim kara yasılan
Beni sever idin çok hevesilen
Ya ben ağlamayım (okunmuyor)
Verdiğin yazmayı bürüneyim mi
Çıkayım ellere görüneyim mi
Şu gurbet ellerde sürüneyim mi
Ya ben ağlamayım (okunmuyor)
Cevizin yaprağı narindir narin
İçerim kan ağlar dışarım serin
Yolunu beklerim bir taze gelin
Ya ben ağlamayım (okunmuyor)
Cevizin yaprağı düştü dalından
Kahpe felek yarimi aldı elimden
Korkar oldum ayrılıktan ölümden
Ya ben ağlamayım (okunmuyor)
Yazmalar içinde karalı yazma
Düşmanlar içinde ağlayıp gezme
Yazarsan mektubu kahırlı yazma
Ya ben ağlamayım (okunmuyor)
Garibin cezvesi kaynamaz oldu
Şu bülbül dillerin söylemez oldu
Sen gideli de haylı yıl oldu
Mektupta yer kalmadı gel diye diye
Öldüm gurbet elde de birtanem
***
Hacı Turanoğlu ağzından (XXII 58)
Sabahtan kalktım ki kuş katar katar
Ayrılmış eşinden ac'acı öter
Kınaman ahbaplar ölümden beter
Tez gel ağam yine bayram geliyor
Herkes sevdiğine ağam neler alıyor
Dieser text wurde 264 mal gelesen.