I'm scared
korkuyorum
So afraid to show I care
önemsediğimi göstermekten korkuyorum
Will he think me weak
o beni güçsüz mü zannedecek?
If I tremble when I speak
konuşursam titrersem
Oooh - what if
oooh-ne olursa
There's another one he's thinking of
başkasının olduğunu düşünüyor
Maybe he's in love
belki de aşıktır
I'd feel like a fool
bir aptal gibi hissederdim
Life can be so cruel
hayat çok acımasız olabiliyor
I don't know what to do
ne yapacağımı bilmiyorum
I've been there
orda buluyordum
With my heart out in my hand
elimde olan kalbimle
But what you must understand
ama ne anlamalıydın
You can't let the chance
To love him pass you by
onu sevmen ve yanına çekmen için için veremedin
Tell him
ona söyle
Tell him that the sun and moon
ona güneşin ve ayın
Rise in his eyes
gözlerinde parladığını
Reach out to him
ona ulaştığını söyle
And whisper
ve fısılda
Tender words so soft and sweet
sevecen yumuşak ve tarlı kelimeleri(fısılda)
I'll hold him close to feel his heart beat
onu kendime yakın tutacağım ve kalp atışını hissedeceğim
Love will be the gift you give yourself
aşk senin kendine verdiğin bir hediye olacaktır
Touch him (ooohh)
ona dokun
With the gentleness you feel inside(I feel it)
nezaketle onu içinde hisset(onu hissediyorum)
Your love can't be denied
aşkın reddilmeyecek
The truth will set you free
gerçek seni özgürleştirecek
You'll have what's meant to be
All in time you'll see
bütün zamanda göreceğin anlamına gelen şeylere sahip ol
ooohh
I love him(then show him)
onu seviyorum(sonra ona göster)
Of that much I can be sure(hold him close to you)
çok emin olabileceğini(onu kendine yakın tut)
I don't think I could endure
durabileceğimi sanmıyorum
If I let him walk away
eğer gitmesine izin verirsem
When I have so much to say
söyleyecek çok şeyim olduğunda
Tell him
ona söyle
Tell him that the sun and moon
ona güneşin ve ayın
Rise in his eyes
gözlerinde parladığını
Reach out to him
ona ulaştığını söyle
And whisper
ve fısılda
Tender words so soft and sweet
sevecen yumuşak ve tarlı kelimeleri(fısılda)
I'll hold him close to feel his heart beat
onu kendime yakın tutacağım ve kalp atışını hissedeceğim
Love will be the gift you give yourself
aşk senin kendine verdiğin bir hediye olacaktır
Love is light that surely glows
aşk kesin bir şekilde parlayan ışıktır
In the hearts of those who knows
şunların kalbinin içini kim bilebilir
It's a steady flame that grows (oh ooh oh oh)
o gelişen sağlam bir alevdir
Feed the fire with all the passion you can show
gösterebildiğin tüm ihtirasla ateşi körükle
Tonight love will assume its place
bu gece aşk yerini bulacak
This memory time cannot erase
bu anı silinemez
Your faith will lead love where it has to go
inancın aşka nereye gitmesi gerektiğini gösterecek
Tell him
ona söyle
Tell him that the sun and moon
ona güneşin ve ayın
Rise in his eyes
gözlerinde parladığını
Reach out to him
ona ulaştığını söyle
And whisper
ve fısılda
Tender words so soft and sweet
sevecen yumuşak ve tarlı kelimeleri(fısılda)
I'll hold him close to feel his heart beat
onu kendime yakın tutacağım ve kalp atışını hissedeceğim
Love will be the gift you give yourself
aşk senin kendine verdiğin bir hediye olacaktır
ooh ooh ooh
Never let him go
gitmesine asla izin verme